Belgelerle Kurtuluş Savaşı

Yayınevi : Gürer Yayınları
ISBN : 9786055785208
%35
153,00 ₺
99,45 ₺

Kazancınız : 53,55 ₺
Stokta Son 4 Ürün
Basım Tarihi: Kasım 2009 Ebat: 16 X 24 Sayfa Sayısı: 360
Kapak Türü: Karton Kapak Kağıt Türü: 2. Hamur Dil: Türkçe

Ebubekir Hazım Tepeyran’ın anılarını okurken, tarih kitabı okuyormuş duygusu değil de, Zalimce Bir Yargılama bölümünde bugünü, Belgelerle Kurtuluş Savaşı Anıları bölümünde sanki yarını okuyormuş duygusu yaşarsanız şaşırmayın... Yüz yıl önceki yaşadıklarımız size çok yakın, çok tanıdık gelecek.

Kurtuluş Savaşı’nda Sovyetler’den gelen 1.100.000 rublelik para yardımının özgün belgesi ilk kez gün ışığına çıkıyor. Günümüz diline uygun biçimde sadeleştirilmiş metniyle bir solukta okuyacaksınız...
İlk kez yayımlanan özgün belge ve fotoğraflarla... Torunu gazeteci-yazar Oktay Akbal’ın önsözüyle...

Tepeyran, 1864’de Niğde’de doğdu. Devlet adamı; vali, diplomat, bakan, milletvekili... Romancı, şair, ressam... 50 yılı aşkın süreyle yakın tarihimizin çok önemli konumlarında devlet hizmeti yaptı.
Osmanlı döneminde, İstanbul’un İtilaf Kuvvetleri’nce işgali sırasında Dahiliye Nazırı (içişleri bakanı)... Gericilerin şahlandığı 31 Mart vakası sonrası II. Abdülhamit tahttan indirilip Yıldız Sarayı basıldığında İstanbul şehremini (belediye başkanı ve vali)...

Milli Mücadele’de, Sovyet’lerin Ankara Hükümeti’ne para yardımı, Mustafa Suphi ve arkadaşlarının ölümü, Koçgiri harekâtı gibi, Kurtuluş Savaşı’nın önemli olaylarının yaşandığı illerde Ankara Hükümeti adına valilik yaptı... Osmanlı döneminde, Bursa valiliği görevinde Mustafa Kemal’le temas kurdu; Kuvvayı Milliye’yi destekledi. İstanbul işgal altındayken, Padişah Vahdettin’le görüşmesinde, “...güvenilecek biricik güç bundan ibarettir...“ diyerek, “gizli buyruklarla desteklemesi“ önerisinde bulundu.

Vahdettin, aynı düşüncede olduğunu belirttiyse de, Tepeyran, Kuvayı Milliye’ye desteği yüzünden tutuklandı. Yıllar öncesinde “Yıldız Sarayı yağmasına“ katıldığı bahanesiyle, Nemrut Mustafa Paşa başkanlığındaki Harp Divanı’nda yargılandı.

“İtilaf Devletlerinin askeri gücünü küçümsemişsiniz“ , “Kuvayı Milliye’yi ben dağıtamam, Sadrazam da, Mustafa Kemal Paşa da dağıtamaz, demişsiniz“ benzeri suçlamalarla sorgulandı. Ölüm cezasına çarptırıldı. Cezası önce hücre hapsine, sonra da Padişah Vahdettin tarafından kürek cezasına çevrildi. Tutukluluğunda sağlığı bozuldu; o günlerde yaşadıklarını gizlice hapishane dışına çıkardığı notlarla kaleme aldı.
Meclis’te, Mustafa Kemal’e destek verip, cumhuriyet rejiminin kabul edilmesi için önerge verenler arasındadır.