Yine seneler geçmişti. Yağmur’un on yedinci yaş günü partisinden sonraydı. On yedi yaşında kendini böyle mi hissederdi her genç kız? Göklerde mi uçuyordu? Bulutların üstlerinde mi? Rüzgarlardan kanatlar mı takmıştı omuzlarına? Yüreği bir bebeğin kalbi kadar hızlı bir koşu tutturmuştu göğsünde. Ayna karşısında kendisine bakıyordu Yağmur. Boyu artık bir yetmiş beş santimdi. Kilosu elli dört. Vücudunun biçimi, on beş yaşındaki görünümünden başkaydı... (Kitabın İçinden)