“Aslında bazı şeyleri yapmamızı zorlaştıran ve yapmak istemediğimiz bazı şeylere ise bizi mahkûm eden zihnimizdeki koşullanmış düşüncelerimizden ve inançlarımızdan başka bir şey değil. Daha da kötüsü kendimizi sınırlanmış düşüncelerimizle ve onların bize yaşattığı şeylerle özdeşleştirerek, hatta kendimizi bunlar sanarak kimliğimize ve benliğimize dönüştürüyoruz.
… Oysa ki zihinsel yapımızı değiştirerek yaşayacağımız şeyleri, yaşamlarımızı, kaderimizi bilinçli olarak değiştirebilme ve yenileyebilme ayrıcalığına sahip evrendeki tek canlı türüyüz.
İyi ve kötü yaşadığımız bütün deneyimler, üstesinden gelmemiz ve geçmemiz gereken, bizi kendimizi bulmaya ve gerçekleştirmeye doğru götüren yaşam sınavlarımızdır. Newton’un dediği gibi, ‘Zihin özgürdür, istediği yerde olabilir. İsterse cenneti cehenneme, cehennemi de cennete çevirebilir.”
Lise yıllarından beri dost olan dört arkadaşın iç yolculuklarına eşlik ederken “Anda yaşamayı, hiçbir şarta ve koşula gerek duymadan yaşamdan haz almayı, yaşamlarımızı ve kendimizi en iyi şekilde değerlendirmeyi nasıl başarabiliriz?” sorusuna yanıt bulacaksınız.
