“Tasarım, bizim fikirlerimize verdiğimiz biçimdir. İnsan yapımı olan her şey tasarlanmıştır. Hem maddi dünyanın eşyalarını -arabalar, seks oyuncakları, matkaplar, bisikletler, kıyafetler gibi- hem de sosyal tasarım gibi -kamusal alan, şehir planlaması, ayrıca dil, yasalar ve politika- maddi olmayan şeyleri içerir. [...] Bu kitap, dünyanın neden şu anda olduğu gibi olduğu ve neden pek çok insana uymadığı hakkında. Ve onu değiştirmek için ne yapabileceğimiz hakkında. Bu, çiçekli elbisenin öyküsüdür, tıpkı futbol ayakkabılarınınki gibi; video oyunlarının, seksin ve dinin öyküsü.”
Kadınlar neden tuvalet sırasında daha uzun beklemek zorunda kalıyor? Elektrikli aletleri neden erkekler daha rahat kullanıyor? Bilgisayar oyunlarının büyük çoğunluğu neden erkeklerin ilgilerine, heveslerine hitap ediyor? Maddi dünyamızı, bütün eşyamızı şekillendiren tasarımcı, patriyarkanın ta kendisi olabilir mi?
Rebekka Endler Eşyaların Patriyarkası’nda, içinde yaşadığımız maddi dünyaya hükmeden erkek egemen tasarımın izini sürüyor: Sadece ofis mobilyaları ya da kot pantolon gibi günlük eşyaların değil, kamusal alanı oluşturan mimari, altyapı ve ulaşım düzenlemelerinin de, hatta Batı tıbbında uygulanan teşhis ve tedavi yöntemlerinin bile erkeklere göre belirlendiğini gösteriyor.
Eşyaların Patriyarkası, verili kabul ettiğimiz yapılı çevreye feminist bir gözle bakıyor - ve bizi eşyaya sinmiş olan erkek-egemenliğine dair yeni bir farkındalığa davet ediyor.