Deccal, inanç ve aklı yüksek bir düzlemde uzlaştırmaya çalışmadan, Hıristiyanlığa yöneltilen çok sert bir eleştiridir. Zira bu din, bir kültür yıkıcıdır, insani içgüdüler taşıyan her türlü uygarlığa düşmandır, zayıf ve hasta olanlar içindir... Hayali neden- ler ve hayali kavramlarla beslenen din, yalan üstüne kurulu olduğundan, bilgiye düşmandır, kişiye ne huzur ne de mutluluk bahşeder.
Nietzsche'ye göre ?ilk ve son Hıristiyan çarmıhta ölmüştür. Ondan sonrası ise köle ahlakını savunan, hayatı yadsıyan bir öğretidir ve ucu ?çilecilik'e kadar uzanmaktadır. Dolayısıyla da Batı kültürünün çöküşüne zemin hazırlamakta, hatta insanı hiçleştirmektedir. Lakin yine de sıkıntılı bir durum vardır: İnsanlar eşit değildir ve sıradan yahut ?ortalama' insanın işlevi, üstinsanın var olabileceği koşulları yaratmaktır.
Gel gör ki Nietzsche, aslında Hıristiyanlık dahil, tüm diğer inançlardan önce, inançların demokratik süreçlerle bir devlet felsefesi seviyesine çıkarılmasına karşıdır; en çok korktuğu şey, alttan gelen entelektüel hastalıklar yüzünden üstün azınlığın bozulması ve sakatlanmasıdır.
DÜŞÜNCENİN YAPI TAŞLARI dizisi, inanılmaz derecede renkli ve zorlayıcı bir belagatle sürüyor: Deccal ? Hıristiyanlığa
Lanet. Kültür eleştirmeni H. L. Mencken'in Önsöz'ü ve Travis J. Dennison'ın Sonsöz'üyle de tamamlanıyor.