Deniz, henüz on iki yaşındaydı. Okulda hiç ama hiç arkadaşı yoktu. Çünkü herkese göre o, hayaller gören bir kaçıktı! Tüm bunların sorumlusu ise, küçüklüğünden beri oğluna gizemli hikâyeler anlatan babasıydı. Birbirinden tuhaf yaratıklarla dolu bir dünya yaratmıştı ve efsaneye göre saklı bir kapı sayesinde geçiş yapılan bu diyar, İstanbul’un ikiz kardeşiydi. Ve bu kapı bir Bekçi tarafından denetleniyordu. Deniz, bu masallara inanmalı mıydı? Oysa Deniz’in bilmediği bir gerçek vardı. Babası, her iki diyarı birbirinden ayıran bu kapının Bekçi’siydi. Ve bir gün, bu zor görev oğlunun olacaktı.
Deniz, Arayış Ormanı’na doğru çıkacağı tehlikeli yolculukta kendini hayal bile edemeyeceği bir maceranın içinde bulacaktı!